TÜRKÜLERİMİZDE NEŞET ERTAŞ

Kırşehir türküleri denildiğinde akla ilk gelen isim Neşet Ertaş’tır. Birçok türküsü bulunmaktadır ve sayısı belli değildir. Bugün duyduğumuz birçok türküde Neşet Ertaş’ı zikretmemiz mümkündür. Bunun yapı taşlarını halkın içerisinden gelmesiyle bağdaştırabiliriz. Bu yüzden Kırşehir denildiğinde, türkü denildiğinde Neşet Ertaş’ı anımsamaktayız. Neşet Ertaş’ın türkülerine bozlak denilmesinin temelini türkü sözlerinde ki acıyı bize tattırmasıdır. Bozlağın uzun hava olarak adlandırılması aslında sözlerdeki acının derinlerde olmasıdır. Neşet Ertaş’ın saza, söze duyduğu ilgi örnek aldığı babasından kaynaklanmaktadır.

     Babası Muharrem Ertaş’ın da türkü ustası olduğu bilinmektedir. Böyle bir kültürden çıkan Neşet Ertaş, zamanla kendini geliştirerek önce söz yazmış ardından sözleri bestelemiştir. Halka seslenen Neşet Ertaş her zaman halkın içinden birisi olarak kalmıştır. Yaşadığımız dönem içerisinde sanatçımız Neşet Ertaş’ın belli başlı türküleri daha ön plandadır. Bunlardan Cahildim Dünyanın Rengine Kandım, Neredesin Sen, Zahidem, Ah Yalan Dünya, Mühür Gözlüm, Gönül dağı, Yazımı Kışa Çevirdin, Acem Kızı türküleri akla gelir. Neşet Ertaş’ın bu türküleri halk tarafından sevilerek günümüzde hala dinlenilmektedir. Türkülerinden birini ele alarak türküdeki acının derinliğini göstermek gerekirse şunu örnek verebiliriz “Cahildim dünyanın rengine kandım Hayale aldandım boşuna yandım Seni ilelebet benimsin sandım ”dizelerine bakıldığında sözlerdeki acının derinlerde olduğunu bu dünyada yaşarken geçici güzelliklere aldandığımızdan yani boş hayallere kapıldığımızı ve bu hayallerin bir gün gerçeklerle karşılaşıldığında, acımasızca bizi savurduğunda bunların boş olduğunu anlamaktayız. Zamanın bize getirdiği pişmanlıkla yüzleşiriz. Böylece Neşet Ertaş’ın bozlağını ne derece kullandığını görmekteyiz. Günümüz gençlerine yönelik bir çalışma yapılacak olursa,

     Neşet Ertaş’ın yaşadığı dönemden bugüne kadar olan süre zarfında onun başarısı, yol göstericiliği, düşünceleri, halka yaklaşımı göz önünde bulundurularak değerlendirilmelidir. Onlara katılan türkü değerleri Neşet Ertaş’ın izinden olmalı ki tamamen halka bağlı toplumsal değerler gençlere aktarılmalı ve gençler aracılığıyla yürütülmelidir. Böylece yeni nesile Neşet Ertaş ile ilgili bilgi düzeyi ve farkındalık oluşturulması sağlanır. Bugün bizlere düşen türkülerimize ve sanatkârlarımıza sahip çıkmaktır. İşte bununla birlikte bahsetmiş olduğumuz abdalımızı yani Anadolu’nun birçok kesimini aydınlatan merhum Neşet Ertaş’ı saygı ve sevgiyle anıyoruz.

Yazan : Ertaş